Esmaü’l-Husna – Allah’ın En Güzel İsimleri
﴿ وَلِلَّهِ الأَسْمَاءُ الْحُسْنَى فَادْعُوهُ بِهَا…﴾ [ الأعراف:180]
“En güzel isimler Allah’ındır, o isimlerle Allah’a duâ edin.” (A’râf:180)
﴿ قُلِ ادْعُوا اللهَ أَوِ ادْعُوا الرَّحْمَانَ أَيًّا مَّا تَدْعُوا فَلَهُ الأَسْمَاءُ الْحُسْنَى.﴾ [ الإسراء:110]
“De ki: Allah diyerek duâ edin veya Rahmân diyerek duâ edin. Hangisiyle duâ ederseniz en güzel isimler Allah’ındır…”(İsrâ:110)
عَنْ أَبِي هُرَيْرَةَ رِوَايَةً، قَالَ: لِلَّهِ تِسْعَةٌ وَتِسْعُونَ اسْماً، مِائَةٌ إِلاَّ وَاحِداً، لاَ يَحْفَظُهَا[ أَحْصَاهَا ] أَحَدٌ إِلاَّ دَخَلَ الْجَنَّةَ، وَهُوَ وِتْرٌ يُحِبُّ الْوِتْرَ.” [ البخاري 6348, مسلم 2677 /5 ]
Ebû Hureyre (radıyallahu anh) Nebi (sallallahu aleyhi ve sellem) den şöyle rivayet etmiştir:
“Allah’ın doksan dokuz ismi vardır. Kim onları ezberlerse (sayarsa)* cennete girer, Allah tektir, teki sever.” (Buhâri 6348) *(Müslim 2677/5)
Kur’an’dakiler
{1} ﴿ اَلْعَفُوُّ ﴾ el-AFUVV {Nisâ: 43}: Çok affeden, bağışlayan.
{2}﴿ اَلأَعْلَى ﴾ el-A’LÂ {A’lâ: 1}: En yüksek, en yüce, en şerefli.
{3} ﴿ اَلآخِرُ ﴾ el- ÂHİR {Hadîd: 3}: Son, nihayet, sonuncu.
{4} ﴿ اَلْعَالِمُ ﴾ el-ÂLİM {Haşr: 22}: Bilen, bilgin, âlim.
{5} ﴿ اَلْعَلِيمُ ﴾el-ALÎM {Sebe: 26}: Çok bilen, çok bilgili.
{6} ﴿ اَلْعَلِىُّ ﴾el-ALİYY {Sebe:23}: Yüksek, kadri yüce, şerefli.
{7}﴿ الله ﴾ ALLAH {Fâtiha: 1}: Ulûhiyete mahsus sıfatların hepsini kendinde toplamış bulunan, ibadet edilen.
{8} ﴿ اَلْعَظِيمُ ﴾ el-AZÎM {Vâkıa:96}: Büyük, yüce, azamet sahibi.
{9} ﴿ اَلْعَزِيزُ ﴾ el-AZÎZ {Haşr:23}: Üstün, şerefli, kuvvetli, varlığı nâdir.
{10} ﴿ اَلْبَارِىءُ ﴾ el-BÂRİ’ {Haşr:24}: Yaratıcı, hâlık.
{11}﴿ اَلْبَصِيرُ ﴾ el-BASÎR {Feth:24}: Görücü, gören.
{12} ﴿ اَلْبَاطِنُ ﴾ el-BÂTIN {Hadîd:3}: Gizli olan, gizli ve sır olan şeyleri bilen.
{13} ﴿ اَلْبَرُّ ﴾ el-BERR {Tûr:28}: Hayırlı, lütufkâr, iyilik, şefkat ve ihsan sahibi.
{14} ﴿ اَلْجَبَّارُ ﴾el-CEBBÂR {Haşr:23}: İkrah eden, zoraki yaptıran.
{15} ﴿ اَلأَحَدُ ﴾ el-EHAD {İhlâs: 1}: Bir, biricik, benzeri olmayan.
{16} ﴿ اَلأَكْرَمُ ﴾ el-EKREM {Alak:3}: En cömert, en çok kerem sahibi.
{17} ﴿ اَلأَوَّلُ ﴾ el-EVVEL {Hadîd:3}: Birinci, ilk, evvel.
{18}﴿ اَلْفَتَّاحُ ﴾ el-FETTÂH {Sebe:26}: Açan, çok iyi açıcı, kullara rızık kapılarını açan, insanlar arasında hükmeden.
{19} ﴿ اَلْقَادِرُ ﴾ el-GÂDİR {Enâm:37}: Güç yetiren, güçlü.
{20} ﴿ اَلْقَدِيرُ ﴾el-GADÎR {Haşr:6}: Güç yetiren, güçlü.
{21} ﴿ اَلْقَهَّارُ ﴾ el-GAHHÂR {Gâfir:16}: Karşı konulmaz, yenen, gâlip, zorlayan.
{22} ﴿ اَلْقَاهِرُ ﴾ el-GÂHİR {Enâm:18}: Karşı konulmaz, yenen, gâlip, zorlayan.
{23}﴿ اَلْقَرِيبُ ﴾ el-GARÎB {Sebe:50}: Yakın olan.
{24} ﴿ اَلْقَوِىُّ ﴾ el-GAVİYY {Şûrâ:19}: Kuvvetli, güçlü.
{25} ﴿ اَلْقَيُّومُ ﴾el-GAYYÛM {Bakara:255}: Her şeyi koruyan, tutan, idare eden.
{26} ﴿ اَلْقُدُّوسُ ﴾ el-GUDDÛS {Haşr:23}: Bütün noksanlıklardan münezzeh olan, temiz, kutsal.
{27} ﴿ اَلْغَفَّارُ ﴾el-ĞAFFÂR {Gâfir:42}: Çokça bağışlayan, affeden.
{28} ﴿ اَلْغَفُورُ ﴾ el-ĞAFÛR {Şûrâ:23}: Çokça bağışlayan, affeden.
{29}﴿ اَلْغَنِيُّ ﴾ el-ĞANİYY {Muhammed:38}: Zengin, başkasına muhtaç olmayan.
{30} ﴿ اَلْخَبِيرُ ﴾ el-HABÎR {Haşr:18}: Her şeyden haberi olan, haberdar.
{31} ﴿ اَلْحَفِىُّ ﴾ el-HAFİY {Meryem:47}: Çokça ikram eden, lütufkâr.
{32} ﴿ اَلْحَافِظُ ﴾el-HÂFİZ {Yûsuf:64}: Koruyan, muhafaza eden, hâmi.
{33} ﴿ اَلْحَفِيظُ ﴾el-HAFÎZ {Hûd:57}: Emin, hafızası iyi olan, unutmayan.
{34} ﴿ اَلْحَكِيمُ ﴾ el-HAKÎM {Haşr:24} :Hikmet sahibi, âlim, bilgin.
{35} ﴿ اَلْحَقُّ ﴾ el-HAK {Yûnus:32: Hak, gerçek.
{36}﴿ اَلْخَالِقُ ﴾ el-HÂLIG {Haşr:24}: Örneksiz olarak yaratan, var eden.
{37} ﴿ اَلْحَلِيمُ ﴾ el-HALÎM {Ahzâb:51}: Yumuşaklıkla muamele eden, eza ve cefaya tahammül eden.
{38} ﴿ اَلْخَلاَّقُ ﴾el-HALLÂK {Yâsin:81}: Örneksiz olarak yaratan, var eden.
{39} ﴿ اَلْحَمِيدُ ﴾ el-HAMÎD {Şûrâ:28}: Övülmeye değer, hamd edilen.
{40} ﴿ اَلْحَسِيبُ ﴾el-HASÎB {Nisâ:6} : Hesap gören, hesaba çeken ve karşılık verme hususunda kâfi olan.
{41} ﴿ اَلْحَىُّ ﴾ el-HAYY {Bakara:255}: Diri, hayat sahibi.
{42} ﴿ اَلإِلهُ ﴾ el-İLÂH {Zuhruf:84}: Kulluk edilen, ibadet edilen.
{43} ﴿ اَلْكَبِيرُ ﴾ el-KEBÎR {Nisâ:34} :Büyük olan, kadri yüce.
{44} ﴿ اَلْكَرِيمُ ﴾ el-KERÎM {Neml:40}: Cömert, kerem sahibi.
{45} ﴿ اَللَّطِيفُ ﴾el-LATÎF {Mülk:14}: Yumuşaklık ve lütufla iyilik eden, ihsan edici, merhamet eden.
{46} ﴿ اَلْمَجِيدُ ﴾ el-MECÎD {Hûd:73}: Şanı yüce, şeref sahibi.
{47} ﴿ اَلْمَلِكُ ﴾ el-MELİK {Haşr:23}: Mülk sahibi, hükümdar.
{48} ﴿ اَلْمَلِيكُ ﴾ el-MELÎK {Kamer:55}: Mülk sahibi, hükümdar.
{49} ﴿ اَلْمَتِينُ ﴾el-METÎN {Zâriyat:58}: Sağlam ve güçlü olan, sâbit, kâvi.
{50} ﴿ اَلْمَوْلَى ﴾el-MEVLÂ {Bakara:286}: Efendi, sahip, veli.
{51} ﴿ اَلْمُبِينُ ﴾ el-MÜBÎN {Nûr:25}: Açık, net ve aşikâr olan.
{52} ﴿ اَلْمُجِيبُ ﴾ el-MÜCÎB {Hûd:61}: İcâbet eden, kabul eden.
{53} ﴿ اَلْمُهَيْمِنُ ﴾el-MÜHEYMİN {Haşr:23}: Gözeten, kontrol eden.
{54} ﴿ اَلْمُحِيطُ ﴾ el-MUHÎT {Fussilet:54}: İhata eden, kuşatan.
{55} ﴿ اَلْمُقِيتُ ﴾ el-MUGÎT {Nisâ:85}: Rızık veren, güç yetiren.
{56} ﴿ اَلْمُقْتَدِرُ ﴾ el-MUKTEDİR {Kamer:55}: İktidar sahibi, gücü yeten.
{57} ﴿ اَلْمُؤْمِنُ ﴾el-MÜ’MİN {Haşr:23}: İman edenlere eminlik veren, güvenlik sağlayan, kullarının hak olan şeylerini tasdik eden.
{58} ﴿ اَلْمُصَوِّرُ ﴾el-MÜSAVVİR {Haşr:24}: Şekil veren.
{59} ﴿ اَلْمُتَعَالِ ﴾ el-MÜTEÂL {Ra’d:9}: En yüce, en yüksek.
{60} ﴿ اَلْمُتَكَبَّرُ ﴾ el-MÜTEKEBBİR {Haşr:23}: Bütün büyüklük ve yücelik vasıflarını kendinde toplayan.
{61} ﴿ اَلنَّصِيرُ ﴾en-NASÎR {Enfal:40}: Yardım eden.
{62} ﴿ اَلرَّحِيمُ ﴾ er-RAHÎM {Fâtiha:1}: Merhamet eden, bağışlayan.
{63}﴿ اَلرَّحْمَانُ ﴾ er-RAHMÂN {Rahmân:1}: Merhameti çokça olan.
{64} ﴿ اَلرَّقِيبُ ﴾er-RAGÎB {Ahzâb:52}: Gözeten, murâkabe eden.
{65} ﴿ اَلرَّءُوفُ ﴾er-RAÛF {Haşr:10}: Çok esirgeyen, şefkat ve merhamet gösteren.
{66} ﴿ اَلرَّزَاقُ ﴾ er-REZZÂK {Zâriyat:58}: Rızıkları yaratan, mahlukâtına bahşeden.
{67}﴿ اَلصَّمَدُ ﴾ es-SAMED {İhlâs:2}: Şanı yüce olan, ihtiyaçları gidermek için başvurulan.
{68} ﴿ اَلسَّلاَمُ ﴾es-SELÂM {Haşr:23}: Sâlim olan, selâmete çıkaran.
{69} ﴿ اَلسَّمِيعُ ﴾es-SEMÎ’ {Nisâ:58}: İşiten, işitici.
{70} ﴿ اَلشَّاكِرُ ﴾ eş-ŞÂKİR {Bakara:158}: Karşılık veren.
{71}﴿ اَلشَّهِيدُ ﴾ eş-ŞEHÎD {Enâm:19}: Şâhid olan.
{72}﴿ اَلشَّكُورُ ﴾ eş-ŞEKÛR {Şûrâ:23}: Şükrün karşılığını veren.
{73} ﴿ اَلتَّوَّابُ ﴾ et-TEVVÂB {Nisâ:16}: Tevbeleri çokça kabul eden.
{74} ﴿ اَلْوَاحِدُ ﴾ el-VÂHİD {Gâfir:16}: Bir, tek, eşsiz, biricik.
{75} ﴿ اَلْوَارِثُ ﴾el-VÂRİS {Enbiya:89}: Bütün mahlûkât yok olduktan sonra bâki ve dâim olan.
{76}﴿ اَلْوَاسِعُ ﴾ el-VÂSİ’ {Bakara:261}: Her şeyi kaplayan, rahmeti her şeye şâmil, lütfu geniş olan.
{77}﴿ اَلْوَدُودُ ﴾ el-VEDÛD {Hûd:90}: Mahlûkâtını çok seven, çok sevilen.
{78} ﴿ اَلْوَهَّابُ ﴾el-VEHHÂB {Âli İmrân:8}: Çokça hibe eden, bağışlayıp veren.
{79}﴿ اَلْوَكِيلُ ﴾ el-VEKÎL {Âli İmrân:173}: Vekil, koruyucu, güvenilip dayanılan.
{80} ﴿ اَلْوَلِيُّ ﴾ el-VELİY {Şûrâ:28}: İşleri üzerine alıp icrasını yüklenen, dost.
{81} ﴿ اَلظَّاهِرُ ﴾ ez-ZÂHİR {Hadîd:3}: Varlığı açık olan, aşikâr.
Sünnettekiler
{82} ﴿ اَلْبَاسِطُ ﴾ el-BÂSİT {Ahmed:12592}: Dilediğinin rızkını açan, genişleten.
{83} ﴿ اَلْجَمِيلُ ﴾ el-CEMÎL {Müslim:91}: Güzellik sahibi, güzel.
{84} ﴿ اَلْجَوَّادُ ﴾ el-CEVVÂD {Ebû Nuaym:5/29}: Eli açık, cömertliği çok olan.
{85} ﴿ اَلْقَابِضُ ﴾ el-GÂBID {Ahmed:12592}: Yakalayan, kabzalayıp zapdeden, verdiğini geri alan, ruhları kabzeden, öldüren.
{86} ﴿ اَلْحَكَمُ ﴾ el-HAKEM {Ebû Dâvud:4955}: Hükmeden, hakim.
{87} ﴿ اَلْحَيِيُّ ﴾el-HAYİY {İbni Mâce:3865}: Haya eden, hayalı.
{88} ﴿ اَلْمَنَّانُ ﴾el-MENNÂN {Tirmizi:3774}: Çokça iyilik ve ihsanda bulunan.
{89} ﴿ اَلْمُؤَخِّرُ ﴾ el-MUAHHİR {Buhâri:6336}: Geri bırakan, geciktiren.
{90} ﴿ اَلْمُعْطِى ﴾ el-MU’TÎ {Buhâri: 2902}: Veren, verici.
{91} ﴿ اَلْمُحْسِنُ ﴾el-MUHSİN {Taberâni:7121}: İyilik eden, yaptığını güzel yapan.
{92}﴿ اَلْمُقَدِّمُ ﴾ el-MUKADDİM {Buhâri:6336}: Öne geçiren, ileri alan.
{93}﴿ اَلرَّبُّ ﴾ er-RAB {Buhâri:6244}: Efendi, sahip, düzene sokan, tedbir eden, terbiye eden, ıslah eden.
{94} ﴿ اَلرَّفِيقُ ﴾ er-REFÎG {Müslim:2593}: Rıfk sahibi, yumuşak davranan.
{95}﴿ اَلسَّيِّدُ ﴾ es-SEYYİD {Ebû Dâvud:4806}: Mülk sahibi, efendi, yüce olan.
{96} ﴿ اَلسُّبُّوحُ ﴾ es-SUBBÛH {Müslim:487-233}: Her kötülükten münezzeh.
{97}﴿ اَلشَّافِي ﴾ eş-ŞÂFÎ {Müslim:2191-46}: Şifa veren, iyileştiren.
{98} ﴿ اَلطَّيِّبُ ﴾ et-TAYYİB {Müslim:1015-65}: İyi, temiz, pak olan.
{99} ﴿ اَلْوِتْرُ ﴾ el-VİTR {Buhâri:6348}: Tek olan, eşsiz.
*ÖNEMLİ NOT: İsimler ezberlenirken mutlaka Arapça lafızlardan ezberlenmelidir.
*Bu yazı, değerli üstad Muhammed b. Salih el-Useymin (Rahmetullahi Aleyh) tarafından hazırlanan ve tarafımızca Türkçe alfabetik sırayla yazılıp manaları yazılan Esmaü’l-Husna listesidir.