Evlenme Adabı
- Her Müslüman erkeğin gerdeğe girdiği gece geline bir şeyler ikram etmesi müstehaptır.
- Temas vaktinde veya daha önce erkek, gelinin alnına elini koyup besmele çekmeli ve bereketli olması için şu duayı yapmalıdır:
اللَّهُمَّ إِنِّي أَسْأَلُكَ خَيْرَهَا وَ خَيْرَ مَا جَبَلْتَهَا عَلَيْهِ وَ أَعُوذُ بِكَ مِنْ شَرِّهَا وَ شَرِّ مَا جَبَلْتَهَا عَلَيْهِ.
“Ey Allah’ım! Senden bu hanımın ve üzerinde yaratmış olduğun ahlakın hayrını talep eder, onun ve ahlakının şerrinden Sana sığınırım.”[1]
- Gerdek gecesi gelinle damadın birlikte iki rekat namaz kılması müstehaptır. Namazın akabinde şöyle dua edilmelidir:
“Ey Yüce Allah’ım! Beni ehlime, ehlimi de bana bereketli kıl. Hayırlı olduğu müddetçe bizi bir arada tut. Ayrılmak her iki taraf için de hayırlı olduğu zaman bizi ayır.”
- Müslüman bir erkek, hanımıyla birleşeceği zaman şöyle dua etmelidir:
بِسْمِ اللهِ اللَّهُمَّ جَنِّبْنَا الشَّيْطَانَ وَ جَنِّبِ الشَّيْطَانَ مَا رَزَقْتَنَا.
(Allah’ın adıyla. Ey Allah’ım! Bizi şeytandan uzaklaştır ve bize ihsan edeceğini de şeytanın şerrinden emin kıl.)[2]
- Erkek, çocuğun geldiği yerden olmak kaydıyla istediği şekilde hanımıyla temas edebilir. Bu normal yol dışında temas kurması kesinlikle haramdır.
- Meşru yoldan yapılan münasebetten sonra yeniden temas etmek isteyen kimse abdest almalıdır, ancak gusletmek abdest almaktan daha evladır.
- Eşlerin birbirlerinin mahrem yerlerini görseler bile aynı yerde yıkanmaları caizdir.
- Cünüp olan eşler ancak abdest aldıktan sonra uyuyabilirler. Ancak bu abdest vacip olmayıp müstehap davranışlardandır. Abdest yerine teyemmüm edilebilir. Ancak eşlerin uyumadan önce yıkanmaları daha iyidir.
- Hayızlı bir kadına kocasının yaklaşması haramdır. Nefsine hakim olamayıp hayızlı olan hanımıyla temas eden kimse bir veya yarım dinar kefaret verir. Kişi hayızlı hanımına cima dışında her şekilde yaklaşabilir. Kadın hayız halinden çıktığında yani kendisinden kan kesildiğinde avret mahallini yıkadıktan veya abdest aldıktan veya guslettikten yani bunlardan birini yerine getirdikten sonra kendisine yaklaşmak caiz olur.
- Kocanın azil yapması (doğum kontrol yöntemi uygulaması) caizdir. Ancak azlin terk edilmesi daha iyi ve daha uygundur. Çünkü azil yapıldığı anda kadın da memnun olmaz. Şayet kadının da isteği ile yapılacak olursa, bu takdirde evlenmenin maksatlarından olan ümmetin çoğalması hedefi zarar görür.
- Eşlerin evlenirken yapacakları niyetlerin en iyisi, nefislerini haramdan korumayı ve namuslu yaşamayı istemeleridir. Bu niyetle evlenenlerin münasebetleri bile sadakadır.
- Zifaf sabahında kişinin kendisini ziyarete gelen yakınlarını karşılayarak onlara selam vermesi, dua etmesi, onların da aynıyla mukabele bulunmaları müstehaptır.
- Eşlerin evinde bir banyonun bulunması gereklidir. Çünkü hanımların umumi hamama gitmesi haramdır.
- Eşlerin yatakta aralarında geçen şeyleri başkalarına anlatması haramdır.
- Zifaftan sonra velime yani düğün yemeği vermek gerekir. Bu yemekte dikkat edilecek hususlar şunlardır:
- a) Zifaftan üç gün sonra olmalıdır.
- b) Yemeğe zengin fakir ayırımı yapmadan salih kimseler davet edilmelidir.
- c) Eğer imkan varsa, kişi velime olarak bir koyun veya daha fazlasını vermelidir. Et bulunmadığı taktirde başka çeşit yemeklerle de velime yemeği verilebilir.
- Zenginlerin, velimenin hazırlanmasında damada malca yardım etmeleri müstehaptır.
- Velime yemeğine sadece zenginleri davet edip fakirleri çağırmamak caiz değildir. Velimeye davet edilenlerin oruçlu dahi olsa icabet etmeleri vaciptir.
- Davetli olan kişi eğer nafile oruç tutuyorsa davet sahibi de ısrar ederse orucunu bozabilir. Bozulan bu nafile orucun kazası vacip değildir.
- Davet yerinde münker ve haram bulunduğu takdirde böyle bir davete icabet etmek caiz değildir. Şayet katılmaktan maksat oradakileri münkerden nehyetmek ise caizdir. Davete katıldıktan sonra münker işlere son verilirse orada oturulabilir. Münkere devam edilirse derhal orayı terk etmek gerekir.
- a) Yemekten sonra şu yemek duaları yapılabilir:
اللَّهُمَّ بَارِكْ لَهُمْ فِيمَا رَزَقْتَهُمْ وَاغْفِرْ لَهُمْ وَارْحَمْهُمْ.
“Ey Allah’ım! Onlara verdiğin rızıklara bereket ihsan et, onları affet ve onlara merhamet et.”[3]
اللَّهُمَّ أَطْعِمْ مَنْ أَطْعَمَنِي وَاسْقِ مَنْ سَقَانِي.
“Ey Allah’ım! Bana yedirene yedir. Bana içirene içir.”[4]
أَفْطَرَ عِنْدَكُمُ الصَّائِمُونَ وَ أَكَلَ طَعَامَكُمُ أَلْأَبْرَارُ وَ صَلَّتْ عَلَيْكُمُ الْمَلاَئِكَةُ.
“Yanınızda oruçlular iftar etsin, yemeğinizi iyiler yesin ve size melekler dua etsin.”[5]
- b) Gelin ve damada hayır ve bereketle dua etmelidir:
بَارَكَ اللهُ لَكَ أَوْ خَيْراً.
“Allah bereketli kılsın ve hayır olsun.”[6]
اللَّهُمَّ بَارِكْ فِيهِمَا وَ بَارِكْ لَهُمَا فِي بَنَائِهِمَا.
“Ey Allah’ım! İkisine de bereket ihsan et, evliliklerini her ikisine de mübarek kıl.”[7]
بَارَكَ اللهُ لَكُمْ وَ بَارَكَ عَلَيْكُمْ وَ جَمَعَ بَيْنَكُمَا فِي خَيْرٍ.
“Allah size bereketli kılsın, bereketi üzerinize olsun ve ikinizin arasını hayır ile birleştirsin.”[8]
Bazılarının yaptığı gibi ‘Mutlu ve oğullu olsun.’ şeklinde temennilerde bulunmak cahiliye insanlarının adetlerindendir.
- Gelinin tesettürlü olduğu ve fitneden emin bulunduğu takdirde gelen misafirlere hizmet etmesinde bir beis yoktur.
- Nikahı ilan etmek amacıyla kadınların düğünlerde sadece def çalmaları, içinde fısk ve fücur ihtiva eden sözlerin bulunmadığı türküler söylemeleri caizdir. İnsanların adet edinmiş oldukları bidatler şiddetle terk edilmelidir. Nitekim insanlardan bir çoğu bu yaptıklarında alimlerin susmaları nedeniyle bir beis olmadığını sanmaktadırlar. Kaçınılması gereken davranışların bazıları şunlardır:
- a) Duvarlara resim asmak: Duvarlara asılan resim ister cisim, isterse gölge olsun bunları asmak caiz değildir. İmkan sahibinin bizzat yırtması, mümkün olmazsa da söktürmesi vaciptir.
- b) Duvarları seccadeyle örtmek: Duvarlara seccade kaplamak ve süslemekten şiddetle kaçınılmalıdır. Çünkü bu kesinlikle haram olan ziynete dahildir ve hiçbir şekilde meşru addedilemez.
- c) Kaşların alınması: Kadınların kaşlarını aldırmaları, hilal ve yay şeklini vermelerini Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) yasaklamış ve yapanlara lanet okumuştur.
- d) Tırnakları boyamak ve uzatmak: Tırnak uzatma ve oje sürme gayrimüslim toplumlardan bize bulaşmış bir hastalık olup bu husus kafirlere benzeme ve fıtrata aykırı olduğundan uzak durmak gerekmektedir.
- e) Sakal tıraşı olmak:
(1) Bu her şeyden önce Allah’ın yarattığını değiştirmektir.
(2) Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) nin “Sakalınızı uzatın” emrine karşı gelmektir.
(3) Kadınlara benzemektir. Dolayısıyla bunu yapan lanetlenenlerden olur.
- f) Nişan yüzüğü takmak: Bu adet bize Hristiyanlardan geçme olup onları taklit eden onlara benzemiş olur. İslam prensiplerine göre altın ve demir zaten yasaklanmıştır.
- Haram olma açısından altın yüzük, bilezik ve gerdanlık takma hususunda kadınlarla erkekler arasında bir fark yoktur. Söz konusu olan şeyleri takmak (riya ve gösteriş sebebi olduğundan dolayı) kadınlara haramdır.
- Allah’ın kadınlara helal ettiği şeylerden onları mahrum etmemek ve mümkün olduğu kadar onlarla iyi geçinmek vaciptir.
- Müslüman eşler, taat ve ibadetlerde bulunmaları, Allah ve Rasûlü’nün kelamında sabit olan hükümlere uyup insanların hayatlarında yer etmiş olan hiçbir adet, örf ve geleneği Allah ve Rasûlü’nün kelamından üstün tutmamalıdır.
- Eşlerin her biri Allah tarafından birbirlerine yükletilmiş vazifelere ve haklara riayet etmelidir.
- İslam dini erkekleri kadınlardan üstün kılmıştır. Kadın özellikle gücü yettiği hususlarda kocasına itaat etmelidir. Bilmelidir ki kadın, beş vakit namazı kılar, zinadan kaçınır ve kocasına itaat ederse cennete dilediği kapıdan girer.
[1] Ebu Davud 2160, İbni Mace 1918
[2] Buhârî 5253, Müslim 1434/116
[3] Müslim 2042/146
[4] Müslim 2055/174
[5] Ebu Davud 3854, İbni Mace 1747
[6] Müslim 1466/56, Buhârî 6327
[7] Taberânî Mu’cemu’l-Kebir 1/112
[8] Ebu Davud 2130, Tirmizî 1097, İbni Mace 1905