İslamî Akide
(1) Allah’ın biz kulları yaratma sebebi:
Kendisine ibadet etmemiz ve O’na hiçbir şeyi ortak koşmamamız.
(2) İbadet:
Allah’ın sevdiği ve razı olduğu söz ve davranışlar.
(3) Allah’a ibadet şeklimiz:
Ancak Allah ve Rasûlü’nün emrettiği şekilde.
(4) Allah’ın nebi ve rasûlleri gönderme sebebi:
Allah onları, kendine ibadet etmeye çağırmak ve şirki kendisinden uzaklaştırmak için gönderdi.
(5) Rububiyet Tevhidi:
Allah’ı fiil sıfatlarıyla tek bilmek.
(6) Uluhiyet Tevhidi:
O’nu ibadetle birlemek.
(7) İsim ve Sıfat Tevhidi:
O’nu Kitabı’nda ve sahih hadislerde kendisini vasfettiği hakikat üzere tevilsiz, tekyifsiz isbat ve kabul etmek.
(8) Allah’ın kullarla birlikte olması:
İsim ve sıfatları ile bizimle olmasıdır.
(9) Tevhidin faydası:
Ahirette azaptan emin, dünyada hidayet ehli olmak ve günahların kefaret edilmesi.
(10) Amellerin kabul şartı:
Üçtür;
- a) Allah’a iman ve O’nu tevhid etmek
- b) İhlas
- c) Rasûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem)ın getirdiklerine uygunluk
(11) Günahların en büyüğü:
Allah’ın indinde günahların en büyüğü ŞİRK’tir.
(12) Ölüleri ve gaibleri çağırmak:
Onları çağırmak ve onlardan bir şey isteyerek duâ etmek şirktir.
(13) Allah’tan başkasından yardım dilemek:
Güçlerinin yettiği şeylerde diri kullardan yardım istenir. Güçleri yetmeyeceği şeylerde caiz olmaz.
(14) Allah’tan başkasına nezir (adak):
Nezir yalnız Allah için olur, başkasına caiz olmaz.
(15) Allah’tan başkasına kurban:
Caiz olmaz.
(16) Kabirleri tavaf:
Tavaf ancak Kabe’ye olur. Gayrına hiçbir niyetle caiz olmaz.
(17) Sihir:
Küfürdendir.
(18) Falcı ve arrâfı tasdik:
Onları tasdik Muhammed (sallallahu aleyhi ve sellem)e indirileni inkar etmektir. Gaybı ancak Allah bilir.
(19) İslâm’a muhalif kanunlarla amel etmek:
Küfürdür.
(20) İslâm’dan önce müşriklerin inancı:
Şefaat talebi ve yakınlık için birtakım putları çağırıyor ve onları destekliyorlardı. Yani uluhiyet tevhidi bozuktu. Halbuki rububiyet tevhidine sahip idiler.
(21) Şirkle beraber amel:
Yapana fayda vermez, onun işleri boşa gitmiştir.
(22) Küçük şirk:
- a) Riya,
b)“Allah ve sen olmasaydın”, “Allah ve sen dilersen” gibi sözler,
- c) Allah’tan başkası ile yemin etmek,
- d) İplik ve halka bağlamak, nazarlık-katır boncuğu-cevşen-nal vb. şeyleri korunmak veya bir şey ummak niyetiyle takmak.
(23) Tevessül ve şefaat talebi:
Caiz olan tevessül üç nevidir:
- a) Allah’ın isim ve sıfatları ile duâ etmek,
- b) Salih amelleri vesile kılarak duâ etmek,
- c) Diri olan salih kullardan duâ istemek.
Rasûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem)ın şefaati de ancak Allah’tan istenir.
(24) Rasûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem) ı övmede aşırılık:
Caiz olmaz. O (sallallahu aleyhi ve sellem) nu, ancak Allah nasıl övmüş ve kendisi nasıl övmemizi istemişse öyle över, aşırıya gitmeyiz.
(25) Allah yolunda cihad:
Dil, mal ve bedenle cihad yapmak vacip( farz )tir.
(26) Vela (Dostluk, sevmek ve yardım etmek):
Mü’minler ancak birbirlerine vela beslerler. Kafirlere vela beslemek caiz olmaz.
(27) Veli:
Muttaki olan her mü’mindir.
(28) Müslümanların hüküm ve amelleri:
Ancak Kur’an ve sahih hadislerle hüküm ve amel ederler.
(29) Kur’an:
Allah O’nu, kendisiyle amel edilsin diye gönderdi.
(30) Hadis:
Sahih hadislerle amel etmek vaciptir.
(31) Kur’an’la yetinmek:
Bu caiz değildir, mümkün de olmaz. Çünkü hadisler Kur’an’ın şerhidir.
(32) Allah ve Rasûlü’nün sözlerinin önüne geçmek:
Gerek kendi sözlerimizi ve gerekse herhangi bir kimsenin sözünü Allah ve Rasûlü’nün sözü önüne
geçiremeyiz.
(33) Din işlerinde ihtilafa düşmek:
Bu durumda sorunu Allah’ın ve Rasûlü’nün hükümlerine havale ederiz.
(34) Allah ve Rasûlü’nü sevme göstergesi:
Bu ancak onlara itaat edip emir ve yasaklarına uyarak olur.
(35) Kadere dayanarak ameli terk etmek:
Bu bir bahane olur ve caiz olmaz.
(36) Bid’at:
Sonradan dine sokulan şeydir ki; hakkında şer’i bir delil bulunmaz. Dolayısıyla güzeli, çirkini de olmaz.
(37) Sünnet-i Hasene:
İslâm’da, güzel bir çığır açmak olan sünneti hasene vardır.
(38) Müslümanların galibiyeti:
Bu ancak, Kitap ve sünneti tatbik edip tevhid inancını yayınca olur.