Zilhicce Ayı’nın İlk On Günü
بِسْمِ اللهِ وَ الْحَمْدُ لِلَّهِ وَالصَّلاَةُ وَالسَّلاَمُ عَلَى رَسُولِ اللهِ
Zilhicce Ayı hac aylarından birisi olup onuncu günü kurban ibadeti yapılan aydır. Bu ayın bazı faziletleri bildirilmiş olup özellikle ilk on günü fazilet açısından eşi olmayan günlerdir:
- İbni Abbas (Radıyallahu Anhuma) dan; Rasûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
“-Kendisinde salih amel işlenen günlerin Allah’a en sevimlisi bu günler yani (Zilhicce’nin ilk) on günüdür.
-Ya Rasûlallah! Allah yolunda yapılan cihat da mı (o günler kadar sevimli) değildir? diye sordular.
-Evet Allah yolunda yapılan cihat da! Ancak canı ve malı ile cihada çıkıp da onlardan hiçbir şeyi geri döndürmeyen (yani şehit olan) hariç” diye cevap verdi.
[Buhârî 969, Ebu Davud 2428, Tirmizî 754, İbni Mace 1727]
- İbni Ömer (Radıyallahu Anhuma) dan; Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
“Kendisinde (salih) amel işlenen günlerin Allah katında en büyüğü ve O’na en sevimli olanı bu on gündür. Öyleyse sizler de bu günlerde tehlili (‘La ilahe illallah’ demeyi), tekbiri (‘Allahu Ekber’ demeyi) ve tahmîdi (‘Elhamdu lillah’ demeyi) çokça yapın.”
[Ahmed 2/75 No:5446, Albânî İrva 3/398-399]
- Cabir (Radıyallahu Anhuma) dan; Rasûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
“Dünya günlerinin en faziletlisi Zilhicce’nin ilk on günüdür…”
[Münziri Terğib ve Terhib 3/22, İbni Hibban]
- Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) in eşlerinden biri şöyle dedi:
“Rasûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) Zilhicce’nin dokuz günü, Aşura Günü ve her ayın ilk Pazartesi ve Perşembesi olmak üzere her aydan üç gün oruç tutardı.”
[Ebu Davud 2437, Nesâî 2366, 2410-2411, Ahmed 5/271 No:22690, 27001, 27920]
BU ON GÜN İÇİNDE YAPILACAKLAR:
- Gücü yetenlerin hac ve umre yapmaları,
- Bugünlerde ve özellikle de Arafe Günü’nde oruç tutmak: Yukarıdaki 4 no’lu hadiste Rasûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) in bugünlerde oruç tuttuğu açıkça zikredilmiştir. Bilindiği gibi orucun fazileti oldukça fazladır. Bu faziletli ibadet, Allah katında en faziletli olan bu günlerde de yapılmalıdır:
- a) Said b.Cübeyr (Radıyallahu Anh) Zilhicce Ayı’nın ilk on günü girdiğinde çok ibadet etmeye çalışır, hatta neredeyse ona güç yetiremez olurdu.
[Münziri Terğib ve Terhib 3/20, Beyhakî]
b) Ebu Katade (Radıyallahu Anh) dan;
“Rasûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) e Arafe Günü oruç tutmak (yani onun sevabı) hakkında sorulunca:
-Geçmiş bir senenin ve gelecek bir senenin (küçük) günahlarına keffarettir, buyurdu.”
[Müslim 1162/197. Benzeri için bak: İbni Mace 1731]
- Çokça tekbir getirmek ve zikir çekmek:
* İbni Ömer ve Ebu Hureyre (Radıyallahu Anhuma) bu on gün içinde çarşıya giderler, yüksek sesle tekbir getirirlerdi. Onları işiten insanlar da onlara uyarak yüksek sesle tekbir getirirlerdi.
[Buhârî Îdeyn 11, Begavî, Beyhakî]
- Tevbe ve istiğfar etmek,
- Çokça nafile namaz, sadaka, Kur’an okuma gibi salih ameller yapmak,
- Arefe Günü sabah namazı ile başlayıp bayramın dördüncü günü ikindi namazına kadar devam eden süre boyunca aklımıza gelen her anda teşrik tekbiri getirmek. Teşrik tekbirinin sözleri şöyledir:
Allahu Ekber Allahu Ekber Lâ İlahe İllallahu Vallahu Ekber Allahu Ekber ve Lillahilhamd.
[İbni Ebi Şeybe 2/73-74, Beyhakî 3/315, Albânî İrva 3/125]
a) Ali b.Ebi Talib (Radıyallahu Anh) Arafe Günü sabah namazından teşrik günlerinin son günü ikindi namazına kadar tekbir getirirdi. Son gün ikindi namazının arkasından da tekbir getirirdi.
[İbni Ebi Şeybe 2/72, Beyhakî 3/314, Albânî İrva 3/125]
b) İbni Ömer (Radıyallahu Anhuma) o günlerde yani Mina günleri olan teşrik günlerinde namazların arkasında, yatağının üzerinde, çadırında, oturduğu yerde ve yürüdüğü yerde (yani aklına geldikçe) o günlerin hepsinde tekbir getirirdi.
[Buhârî Îdeyn 12, İbni Münzir]
c) Hanımlar da teşrik gecelerinde mescitte, (Medine Valisi) Eban b.Osman ve (Mü’minlerin Emiri) Ömer b.Abdülaziz (Rahmetullahi Aleyhim) in arkasından erkeklerle beraber tekbir getirirlerdi.
[Buhârî Îdeyn 12, İbni Ebi’d-Dünya Kitabu’l-Îyd]
- Bayram günlerinde kurban kesmek: Hem ayetle ve hem de sahih hadislerle sabit olduğu gibi gücü olanın bu günlerde kurban kesmesi vacip/farzdır.
- Kurban ibadetini yerine getirecek olanların kurbanlarını kesene kadar, bu on gün boyunca vücutlarındaki kıl, tüy ve tırnaklarını kesmemeleri:
* Ümmü Seleme (Radıyallahu Anha) dan; Rasûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
“Sizden herhangi biriniz kurban kesmek istediği halde Zilhicce Ayı’nın hilalini görürse [kurbanını kesene kadar] (kendi vücudunun) kıllarını almasın (kesip koparmasın) ve tırnaklarını kesmesin.”
[Müslim 1977/39-42, Ebu Davud 2791, Tirmizî 1561, Nesâî 4339-4340, İbni Mace 3149-3150]
Önemli Not: Bu husus memleketimizde kurban kesecek kişilerin kurbanlarının tüyünü ve tırnağını kesmemesi şeklinde bilinmektedir. Ancak hadiste açıkça beyan edildiği üzere kesilmemesi istenen kıl, tüy ve tırnak kurban kesecek kişiye aittir. Unutulmuş olan bu önemli hususa ehemmiyet gösterilmeli ve mümkün olduğunca bilmeyenlere öğretilmelidir.
Bu günlere ulaşan her Müslüman erkek ve kadının bu faziletli günleri Allah’a itaatle, şükürle, farz ve müstehap ibadetlerle, kötülüklerden sakınma ve iyilikler yapma şeklinde Rabbinin rızasını kazanacağı amellerle değerlendirmesi gerekir, Allahu a’lem.
Ve’s-salatu ve’s-selamu alâ Rasûlina Muhammed, ve’l-hamdu lillahi Rabbi’l-alemîn.